Camın önünde bekledi.
Cam yola bakıyor.
Bir gün çıkar gelir diye.
Gelir mi, gelir.
Kırk yıl geçti.
Elli yıl geçti.
Daha da fazlası…
Boyu posu, gülüşü duruşu mıh gibi aklında.
Yüzü toprağa çaldı.
Yaklaştı, yaklaştı, yaklaştı.
Taş olsaydı erirdi evet, toprak oldu.
Mezarına bir zeytin fidanı diktik.
Şimdi sevdiğinin gözleri bakıyor gökyüzünden.