Evin hangi sokağında gizlidir bu karanlık şehrin
Hangi yıkık duvarlarda dolaşır bakışların
Hani ahşap konakların kapılarında senden izler
Kapılar neden benimle dostça söyleşmezler
Işık sızdırmaz mı oldu sofalar ve lambalar
Çoktandır sükut eder şen şakrak cumbalar
Bu ölüm sessizliği gidişinin mi habercisidir
Güzelim, bu şehir hülyalarına dar mı gelir
Bir bir kapanırken yüzüme ahşap kapılar
Koskoca şehri bulut bulut hüzün kaplar
Hüzünler ki hülyalarıma yağmur olup yağar
Yağmurunda büyür özlemim dağlar kadar
Gözlerim ümidini keserken gelişinden
Yüreğim sessizliğinin izlerini sürer
Yüreğim ki bu şehri zaten
SEN SEVİYORSUN DİYE sever