Gözlerinde tanıdık bir gülümseme. Orta yaşlı. Kucağında kendisine benzer bir kız çocuğu.

Çıkarmaya çalışıyorum.

Hatırlamadın dedi, “n” nazal.

Yakınlık göstermesine, senli benli konuşmasına birazcık mesafe…

Ben Nazlı, akrepten çıkar bari.

Hadi akrep bulalım.

Evden uzaklaştık.

Küçük ellerimizle büyükçe taşları birlikte kaldırıyoruz.

Ters çeviriyoruz zorlukla.

Birden irkildim.

Korktun mu dedi, muzipçe, “n” nazal.

Yok, dedim.

Sen erkeksin, erkek adam korkmaz.

Omzunu omzuma vurdu, korktun, “n” nazal.

Sustum.

Eline alabilir misin? Elde de fiilde de “n” nazal.

Akrebi avucuma aldım.

Tarifsiz bir yanma.

O kızarmış bir bıçak sokuluyormuşçasına dayanılmaz acı.

Dayandım.

Birden tenime ter hücum ediyor, alnımdan boşalan ter gözlerimi yakıyor.

Sağ elimden koluma, kolumdan omzuma, boynuma, beynime bir yanma hücum ediyor.

Toynakları iğneli kısraklar koşturuyor gözbebeklerimde.

Düşüyor muyum ne.

Çığlık çığlığa eve doğru koştuğunu gördüm en son.

Gözümü açtığımda…

Yataktayım.

Sağ elim sargılı.

Babam yanımda.

Soran, acıyan, kurtulduğuma sevinen bakışlarla yüzüme bakıyor.

Korkmadım, dedim.

Sustum.

Hatırladım, dedim, “n” nazal değil.