Seni seviyorum desem yine üzüleceksin
Sevmiyorum desem
Duvardan indirilmeyen Mushaf’tan farkın ne
Klasörler dolusu biriktirdiğim o kaş çatışlarına
Kaç hayatı rehin bıraktım, kaç alfabeyi şiirsiz, bilemezsin
Seni seviyorum desem
Al bütün şiirlerini, kaybol diyeceksin
Vak’ay-ı adiyeden sayılacak yine geceye tutuklanışım
Ne vakit bakışlarından bir cehennem öğrensem
Kendimi Kalem suresini okurken buluyorum
Seni seviyorum desem
Gitme, kal demeyeceksin, sular durulmayacak
Kerem’den bir avuç külle yıkanacak soğuk bedenim
Bizanslı sayılacağım yine, isyanlarıma tuz basılacak
Bana kaç basamaklı olduğunu söyler misin
İnsandan inilen merdivenin
Seni seviyorum desem
Sıfıra çarpacak dokunduğum her şey
Enerjinin em ce kareye eşitliği yahudi sayılacak
Bir şişe şaraba feda edilecek yine bütün kederler
Şarap değil sarhoşluk satılacak meyhanelerde
Seni sevmiyorum desem
Geniz sızlatan bir somun kokusuyla dolacak dünya
Toklukla sınanacak soframızda yoksulluk
Aşıklık, kelime-i şehadeti sayılacak insan olmanın
Çocuklar
Bestelerine koşan şarkılar gibi koşacak annelerine
Seni seviyorum desem yine üzüleceksin
Sevmiyorum desem
Yasal bir münafıklık sızacak kalplerimizden
Nikahsız sözcüklerle haykıracak aşklarını insanlar
Ben yine birikmiş bir belirsizliğin içinden taşıyor olacağım
Şimdi kaç basamaklı olduğunu söyler misin
İnsana çıkılan merdivenin