Onu yemeğe götürdüm.
Ben yazmakta konu bulamıyorum, bakıyorum yüzlerce konuda yazıyorsun, üstelik içinde beş şair varmış gibi birbirine benzemez tarzda şiirlerin çıkıyor dergilerde, bu nasıl oluyor dedi.
Suyunu bardağına koydu.
Üstelik tekrar da yok yazdıklarında diye iltifat etti.
Suyu ağzına götürürken suya düşen eşek arısını gördü.
Alerjim var dedi. Allah korusun bir de ağzı bölgesinden soksa ayvayı yerdim, hastaneye yetiştirene kadar dilim şişerdi, nefes alamazdım.
Bir kürdan aldı.
Arı kürdana çıktı.
Ayağa kalktı.
Yandaki ağacın gövdesine arıyı bıraktı.
Bak dedim, bana bir yazı daha çıktı.
İstersem bu suya düşen eşek arısı konusunu arının gözünden bile yazabilirim.
Yüzüme haset eder gibi baktı.
Bakışında iki eşek arısı vızıldadı.
Hele bir akşam olsun.
Kurşun kalemin ucuna konmak için nasıl yarışacaklar!