Gözlerinde ceylanlar oynaşıyor.
İkisinin de.
Babaannelerinin memleketine gelmişler.
Toprağın, ağaçların, kuşların, kayaların, börtü böceğin coşkusu da ceylan kılığında oynaşıyor gözlerinde.
Ahududu topluyorlar.
Yabani.
Dikenlerden sakınarak.
Batsa da farkında değiller.
Uzaktan bir yerli çocuk, biraz yabani, bir tiyatro izler gibi izliyor kızları.
Birinin adını Ahu koyalım, diğerinin Dudu.
Durmadan konuşuyor zira diğeri.
Ahududu da adını düşünüyor.
Kızlar ceylan mı ne?