şehir, dört yanı kesik ortada boşluk
yetişir mi güne bu naif sarhoşluk
oda mağrur, köşede nurdan bir sedir
diyor ister adım at, istersen delir
hangi yöne gitsem arkamda o soluk
ismini fısıldıyor hep boğuk boğuk
cinnet mi bu yoksa söyle hadi nedir
zaman geceyi, gece beni kemirir
yol uzak, ölüm yakın, gökyüzü donuk
doğacak mı güneş gelecek mi konuk
içtim göğsünden kana kana bir zehir
bir zehir ki anladım, o aşk böyledir