Kitaplığında bir tablet…
Kopya mı, dedim.
Yok dedi, aslı.
Bir eskiciden aldım.
Senin çiviyazısı bildiğini bilmiyordum, dedim.
Ben de bilmem dedi, Dil Tarih’ten bir arkadaş çevirdi, sağ olsun.
Çekmecesini açtı.
Bir A4 çıkarıp uzattı:
“Sen bilirsin. Unutursun”
Atın bilir. Unutmaz.
Köpeğin bilir. Unutmaz.
Okun bilir. Unutmaz
Ekmeğin bilir. Unutmaz.
Evin bilir. Unutmaz.”
Bu kadar mı, dedim.
Altı kırılmış dedi, bir parçası bu.