90’ı geçmiş.
Üç oğlundan dokuz torunu var.
Torununun da çocuğu var.
Biri kız.
Biri kız demişken dört yaşında bir kızı ölmüş.
Yokluk yılları işte, doktorun da yokluğu.
Her gün adını anıp ağlamış.
Allah’ım acımı unutturma diye dua etmiş.
Torununu severken gözleri yaşarıyor.
Aynı kızı.
Gözleri, saçı, yüzü değil, edası da aynı kızı.
Yaşı benzemesin ölen kızının adını vermiş bu cimcimeye.
Acını unutturdu bu kız.
Mümkün mü? Hafifletti de şuna.
Bugün cenazesine gittim teyzenin.
Yüz yaşının üzerinde öldü.
Cimcime büyümüş, serpilmiş.
Avucuyla toprak attı.
Yaşı benzesin teyzeme.
Kulaklarındaki küpede Türkiye var.
Kalbinin kulaklarındaki küpede de.
