Life is Death

Life is Death

Mayıs 1997 Londra Beyaz bulut çok uzaktı. Onu o kadar uzak kılan şey kilometrelerle ölçülen mesafeler değil, duygusal adımlarla ölçülen uzun yoldu. Uzun ve mavi bir yol… Köhne bir binanın içinde sağ elini göğsüne dayayıp sanki akciğerlerinden gelen kanı...
Life is Death

Hayal@

Ben yüzyıllar önce öldüm. Cenazemi -bana hep tinsel soğuğu anıştıran- kupkuru bir meşe tabutta taşıdılar. O zamanlar yaşayanların ölülere hissedilir bir saygısı vardı ve eğer siz de o zaman yaşasaydınız bu gerçeğin biricik tanıklarından biri olabilirdiniz. Bana...

Aşk, Tanrı ve Kapanası Perdeler

PERDE… “Ak mürekkeple sevişen bir meleksin sen Ve kara sözcüklerle de savaşan… Savunmasızım aşkına karşı Ve tabiiyim öpülesi kalbine Sen de sev beni bebek Öp kalbimi.” Korkmayın demiştim size. Ve korkmayın ve korkmayın ve korkmayın…....
Hoşçakal Sokrates

Hoşçakal Sokrates

Aşk bir Tanrı’dır demişti Sokrates. Onunla Atina’nın agorasında konuşana dek duymamıştım bu sözü. Ve şimdiye kadar durup üzerinde ne denli sık, ne denli uzun, ne denli derin düşünürsem düşüneyim aforizmasına hiçbir anlam veremedim. O gün daha fazla konuşmadık Bilge...
Karanlık ve ölüm

Karanlık ve ölüm

O gece sarsılan yeryüzünün devinimiyle uyandı insanlar. Adapazarı’nda, Gölcük’te, Yalova’da ve başka birçok yerde… Kimilerini yaşama bağışladı Tanrı, kimileriniyse geçici uykudan uyandırıp gerçek uykuya daldırdı. Karanlıkta vurmuştu deprem ve...